IMPLANTOLOJİ

İmplantın uygulanması için önemli olan nokta, çene kemiği yapısının yeterli olmasıdır. Eğer kemik yeterli güçte ise bir veya bir çok diş için implant tedavisi uygulanabilmektedir. Bunun dışında implant yapılacak hastada tedaviyi engelleyecek bir problem yoksa, her türlü diş eksikliğinde implant uygulması yapılabilir.

İmplant tedavisinde önemli taşıyan nokta, uygulama yapılacak hastanın çene kemiğinin uygun olmasıdır. Hastanın kemik yapısı, implantı taşıyabilecek genişlik ve yüksekliğe sahipse herhangi bir sorun söz konusu değildir. Eğer hastada kemik eksikliği mevcutsa, kemik ekleme ve yumuşak doku greftleme uygulmalarıyla hasta implant tedavisine hazır hale getirilir. Genç hastalar konusundaysa, eğer kişi ergenlik dönemini tamamlamışsa ve tedaviye sorun teşkil edebilecek herhangi bir sağlık problemi yaşamıyorsa,implant uygulaması güvenle yapılabilir. Bu çerçevede bakıldığında implant tedavisi için bir yaş sınırı yoktur.

İmplant uygulaması öncesinde, hastaya anestezi yapılır. Eğer bu anestezi uygun koşullarda yapıldıysa, operasyon sırasında herhangi bir acı hissi mümkün değildir. Lokal anestezi yapılmasının yanında diş çekimi gibi basit bir uygulamadır. Hasta, anestezi etkisini kaybettiğinde, diş çekimi akabinde hissedilen acıya yakın bir ağrı hissedebilir. Çoğu durumda gerek duyulmamasına karşın yine de kişi, basit bir ağrı kesiciyle rahatlayabilir. İmplant uygulaması, hastanın kendi dişleri gibi hissedebileceği, yabancılık duymayacağı bir uygulamadır. Eğer tersi bir durum söz konusuysa hiç vakit kaybetmeden doktora baş vurmak gerekmektedir.

Henüz böyle bir durumun gerçekleşmemesine rağmen günümüzde diş hekimleri tarafından en çok tartışılan konuların başında, bu gelmektedir. Osteointegration adı verilen ve kemikle implantın kaynaşması anlamına gelen durum gerçekleşmedikçe, hastaya protez takılması uygun değildir. Bu süreç üç ila altı ay sürmektedir. Bu süre zarfında implantın yükü asgari düzeye iner. Hastanın diş eksikliği sorunu yaşamaması için, hekim tarafından geçici diş yapılması mümkündür.

İmplant tedavisinin süresi hastanın kemik yapısına ve genel sağlık durumuna bağlıdır. Ayrıca yapılacak implant adedi de bu süreyi etkilemektedir. Hastada herhangi bir sorun yoksa implant uygulaması 15 dakika içinde gerçekleşir. Genelde uygulamayı takip eden ikinci ayda dişler yerleştirilir ve böylece tedavi tamamlanmış olur.

Sabit diş protezi ve hareketli protez olmak üzere iki çeşit protez vardır. Sabit protezler,implant üzerine yapıştırılabilir ya da vidalanır. Bu tür protezler, uygulanan hasta için kendi doğal dişlerinin konforunu sağlar. Hareketli protezler ise temizlemek için kolayca çıkarılıp takılabilmektedir. Bu iki protezden hangisini hastaya uygun olduğu, birbirlerine göre avantajları yahut dezavantajları konusunda diş hekimine danışılır.

Her diş eksikliği için ayrı implant uygulamasına gerek yoktur. Uygulamanın yapılacağı bölgeye göre yapılacak iki implant, iki veya dört dişin görevini yerine getirebilmektedir.

Teknolojideki hızlı gelişmeler ve bu gelişen teknolojiyle birlikte implant üretiminin de ilerlemesi, bu uygulamanın maliyetini yüksek kılmaktadır. Bunun yanı sıra üretilen yüksek kalitedeki malzemelerin ithal ediliyor olması da implant tedavisinin fiyatını yükseltmektedir. Türkiye'deki ekonomik gidişata göre yükselen ya da alçalan kurlar, implant maliyetinde farklılıklara sebep olmaktadır. Ancak ağız ve diş sağlığı konusunda kesin ve güvenilir bir yatırım yapmak isteyen hastalar, kendi doğal dişleri gibi kullanabilecekleri implantı tercih etmektedirler. Bu konuya ilişkin yapılan bir takım anketlerde, implant yaptıran kişilerin durumlarından fazlasıyla memnun olduğu, gerektirdiği takdirde tekrar aynı uygulamayı yaptırabilecekleri sonucu çıkmıştır.

Tüm ağız ve diş tedavilerinde görülebilecek riskler, implant tedavisi için de geçerlidir. Bunun dışında herhangi bir risk durum söz konusu olmaz. Bahsi geçen risk durumları ise iltihap veya yeterli temizliğin yapılmaması sonucunda enfeksiyon kapılmasıdır. Eğer hasta, tedavi dönemi içerisinde sigara kullanımına devam ediyorsa, enfeksiyon oluşması riski oldukça artar. Bu tip problemlerden kaçınmak için diş hekiminin uygun gördüğü haftalık ya da aylık kontrollere düzenli gitmek gerekmektedir.

Eğer alt çenedeki tüm dişler kaybedilmişse, böyle durumlarda hasta tam yani total protez kullanmaya başlar. Bu tür protezler hareketli oldukları için çiğnemede zorluk yaratabilirler. Ayrıca zaman içinde proteze destek sağlayan kemiğin erimesi kişinin problemlerini daha da arttırır. Bu tür bir durumda implant uygulaması yaptırılırsa, kemiğin erimesi ve diğer sorunlar ortadan kalkar. Aynı problem üst çenedeki dişlerini kaybedenler için de geçerli olabilmektedir. Buraya yapılan protezler damağı örttüğü için tat almada azalma ya da mide bulantısı sorunları yaşanabilmektedir. Üst çene için de en iyi çözüm implanttır. Alt veya üst çenedeki bazı dişlerin kaybedilmesi durumunda, dişlerin kanca ile tutturulması estetik anlamda kaygı vermektedir. Bunun yanında köprü tedavisi uygulanacaksa yandaki dişlerin kesilmesi gerekmektedir. Bu durum, büyük bir ciddiyet teşkil eder. İmplant tedavisi ile bu tür sorunlar kolaylıkla ortadan kaldırılabilir. Eğer tek dişin kaybıyla ilgili bir durum söz konusuysa, uygulanacak diğer protezlerde kayıp dişin yanındaki iki diş de zarar görür. Oysa implantta böyle bir durum tümüyle çözüme ulaşır. İmplantın estetik bir görünüş yaratması dışında, rahat, uzun süreli ve sağlıklı olduğu da tartışılmazdır.